TÜRKİYE CUMHURİYETİ |
ANAYASA MAHKEMESİ |
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
A. A. BAŞVURUSU |
(Başvuru Numarası: 2020/22018) |
|
Karar Tarihi: 19/10/2023 |
BİRİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
Başkan |
: |
Hasan Tahsin GÖKCAN |
Üyeler |
: |
Muammer TOPAL |
|
|
Yusuf Şevki HAKYEMEZ |
|
|
Selahaddin MENTEŞ |
|
|
İrfan FİDAN |
Raportör |
: |
Ayşe Didem ÖZDEMİR AKCA |
Başvurucu |
: |
|
Vekili |
: |
Av. Ümit AVCI |
I. BAŞVURUNUN ÖZETİ
1. Başvuru; kolluk görevlilerince fiziksel şiddet uygulanması, bu olay hakkında etkili bir ceza soruşturması yürütülmemesi ve ceza infaz kurumunda koğuş kapasitesinin üzerinde kişi ile birlikte tutulma nedenleriyle kötü muamele yasağının, avukat ile yalnız görüşememe nedeniyle de adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.
2. Başvurucu, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında 18/8/2016 tarihinde gözaltına alınmış; 8/9/2016 tarihinde tutuklanmıştır.
3. Başvurucunun iddiasına göre gözaltında bulunduğu süre içinde kolluk görevlilerinin fiziksel şiddetine maruz kalmış, olay nedeniyle ceza infaz kurumundan gönderdiği şikâyet dilekçeleri hakkında işlem yapılmamıştır.
4. Başvurucu 9/9/2016 ve 24/11/2016 tarihli dilekçeleriyle, gözaltında tutulduğu yirmi iki gün boyunca kolluk görevlilerinin fiziksel şiddetine maruz kaldığını belirterek sorumlulardan şikâyetçi olmuştur.
5. Başvurucu hakkında düzenlenen adli muayene raporlarında sağ tibiada (kaval kemiği) 3×4 cm’lik ekimoz, sol diz alt kısımda morluk bulunduğu tespit edilmiştir.
6. Zonguldak Cumhuriyet Başsavcılığı (Başsavcılık) tarafından yürütülen soruşturma neticesinde Zonguldak Emniyet Müdürlüğü görevlileri hakkında 19/6/2017 tarihinde basit yaralama ve hakaret suçlarından iddiaların soyut olduğu gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar vermiştir.
7. Başvurucunun kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yaptığı itiraz Zonguldak Sulh Ceza Hâkimliği tarafından 10/1/2019 tarihinde, kararın müşteki vekiline 29/6/2017 tarihinde tebliğ edildiği ancak itirazın on beş gün geçtikten sonra 7/1/2019 tarihinde yapıldığı gerekçesiyle süre yönünden kesin olarak reddedilmiştir.
8. Başvurucu 13/6/2019 tarihli dilekçesiyle tutukluğa itiraz dilekçelerinin işleme alınmadığını, gözaltında kötü muameleye maruz kaldığına ilişkin dilekçesinin gönderilmediğini, avukatıyla yalnız görüşme hakkı tanınmadığını, ceza infaz kurumunda koğuş kapasitesinin üzerinde kişiyle birlikte tutulduğunu belirterek sorumlular hakkında şikâyetçi olmuştur.
9. Başsavcılık tarafından yürütülen soruşturma neticesinde meçhul şüpheli hakkında 10/2/2020 tarihinde, işkence yapma ve görevi kötüye kullanma suçlarından, gözaltında kötü muamele yapıldığı iddiası yönünden mükerrer soruşturma yürütülemeyeceği, dilekçelerin işleme konulmadığı iddiası yönünden belge çıkışlarının yapıldığının yapılan yazışmalarla ortaya konulduğu, ceza infaz kurumu uygulamalarına yönelik şikâyetler yönünden etkili idari ve yargısal mercilerin bulunduğu gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiştir.
10. Başvurucunun kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yaptığı itiraz Zonguldak Sulh Ceza Hâkimliğince 4/6/2020 tarihinde kararın usul ve yasaya aykırı olmadığı gerekçesiyle kesin olarak reddedilmiştir.
11. Başvurucu, nihai kararı 12/6/2020 tarihinde öğrendikten sonra 6/7/2020 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
12. Başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
II. DEĞERLENDİRME
13. Ödeme gücünden yoksun olduğu anlaşılan başvurucunun adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesi gerekir.
A. Kötü Muamele Yasağının İhlal Edildiğine İlişkin İddia
14. Başvurucu gözaltında fiziksel şiddete maruz kaldığını, olay nedeniyle yaptığı şikâyetlerin işleme alınmadığını belirterek kötü muamele yasağı ve kötü muamele yasağı ile bağlantılı olarak etkili başvuru hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
15. Adalet Bakanlığı (Bakanlık) Anayasa ve ilgili mevzuat hükümleri ile Anayasa Mahkemesi içtihadının ve somut olayın kendine özgü koşullarının dikkate alınması gerektiği görüşünü bildirmiştir.
16. Bakanlık görüşüne karşı başvurucu, etkili soruşturma yürütülmediğine ilişkin beyanda bulunmuştur.
17. Başvuru -başvurucunun şikâyet dilekçelerinin tamamının işleme alınıp kovuşturmaya yer olmadığına dair kararlarda veriliş tarihleriyle birlikte gösterildiği hususu da dikkate alınarak- etkili başvuru hakkı bağlamında özel bir sorun ihtiva etmediğinden kötü muamele yasağı kapsamında incelenmiştir.
18. Somut başvuruda başvurucu, yirmi iki günlük gözaltı süresi boyunca kolluk görevlilerinin fiziksel şiddetine maruz kaldığını, yaralanmalarının hekim raporu ile tespit edildiğini ileri sürmüştür.
19. Başvurucu iddialarını ilk olarak 9/9/2016 ve 24/11/2016 tarihli dilekçeleriyle ileri sürmüştür. Başsavcılık tarafından yürütülen soruşturma neticesinde 19/6/2017 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş olup başvurucunun karara itirazı on beş günlük süre geçtikten sonra yapıldığı gerekçesiyle süre yönünden kesin olarak reddedilmiştir.
20. Başvurucu, yeni bir delil ve soruşturma nedeni bulunmadığı hâlde aynı hususta 13/6/2019 tarihinde yeniden şikâyet dilekçesi sunmuş; Başsavcılık tarafından mükerrer soruşturma yürütülemeyeceği gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiştir.
21. Temel hak ve özgürlüklere saygı, devletin tüm organlarının uyması gereken bir ilke olup bu ilkeye uygun davranılmadığı takdirde ortaya çıkan ihlale karşı öncelikle yetkili idari mercilere ve derece mahkemelerine başvurulmalıdır. Bireysel başvuru yolunun ikincil niteliği gereği, Anayasa Mahkemesine başvuruda bulunulabilmesi için öncelikle olağan kanun yollarının tüketilmesi zorunludur. Başvurucunun bireysel başvuru konusu şikâyetini öncelikle ve süresinde yetkili idari ve yargısal mercilere usulüne uygun olarak iletmesi, bu konuda sahip olduğu bilgi ve delilleri zamanında bu makamlara sunması, bu süreçte dava ve başvurusunu takip etmek için gerekli özeni göstermiş olması gerekir. İddia edilen hak ihlallerinin bu olağan denetim mekanizması içinde giderilememesi durumunda bireysel başvuru yoluna gidilebilir (İsmail Buğra İşlek, B. No: 2013/1177, 26/3/2013, § 17; Bayram Gök, B. No: 2012/946, 26/3/2013, § 18).
22. Somut başvuruda başvurucunun itirazlarını bireysel başvuru yapmadan önce yetkili idari ve yargısal mercilere usulüne uygun olarak iletme imkânı bulunmaktadır. Başvurucunun gözaltında fiziksel şiddete maruz kaldığı iddiası yönünden ilk soruşturmada verilen karara süresinde itiraz etmeyerek başvuru yollarını usulüne uygun olarak tüketmediği sonucuna ulaşılmıştır.
23. Açıklanan gerekçelerle başvurunun bu kısmının başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
B. Diğer İhlal İddiaları
24. Başvurucunun koğuş kapasitesinin üzerinde kişiyle birlikte tutulması nedeniyle kötü muamele yasağının ihlal edildiğine ilişkin iddialarının Süleyman Araç, (B. No: 2015/7985, 20/9/2018) kararı doğrultusunda başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle; başvurucunun avukatı ile yalnız görüştürülmemesi nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddialarının Ahmet Sil (2) (B. No: 2017/20969, 28/6/2018) kararı doğrultusunda başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
III. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Adli yardım talebinin KABULÜNE,
B. 1. Kötü muamele yasağının ihlal edildiğine ilişkin iddianın başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
2. Diğer ihlal iddialarının kabul edilebilirlik kriterlerini karşılamaması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
C. 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca tahsil edilmesi mağduriyetine neden olacağından adli yardım talebi kabul edilen başvurucunun yargılama giderlerini ödemekten TAMAMEN MUAF TUTULMASINA 19/10/2023 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.